✍️ Kaldığım Yerden Yazılar

Bu blog suskunluğu yırtmaya çalışan birinin özgür olduğu bir yerdir.
lütfen evinde hisset, hoş geldin.
Kiziroğlu Mustafa Bey etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kiziroğlu Mustafa Bey etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Ağustos 2025 Pazar

Yazmak Üzerine Bir Mola ve Kiziroğlu Destanı

 



      Ne zamandır yazmıyorum yaklaşık bir hafta oldu. Bloga yazı yazmak bir heves mi sürekli sorguluyorum aslında ama yazmak gerçekten hoşuma gidiyor. Bu işsizlik sürecinde bana gayet yardımcı oldu. Şu an bir işte çalışıyorum, acaba sadece işsizlikte oyalanmak için mi işime yaradı onu düşünüyorum. Ama öyle değil gibi de geliyor.

Şu sıralar bir hikaye üzerinde çalışıyorum ama aklıma pek bir şey de gelmiyor. Yarısında bile değilim giriş paragrafını yazdım daha. Çok iyi gittiğini söyleyemem. Yazmak plan-program işiymiş ama bunu öğrendim. Şimdiki gibi yaptığım aklına geleni yazmak hiçbir işe yaramıyormuş. Yazarlık da ciddi bir iş. Asla küçümsemiyorum hoş yazar da denmez ya bana. Alt tarafı kendime ait bir sayfam var ve çiziktiriyorum. Kim okuyor onu da bilmiyorum. En azından depresyona girmiyorum, şimdilik mutluyum. Aylar önce bir dostum sayesinde burayı açmıştım. Burayı okuyorsa teşekkür ederim ona.

           O kadar çok yazdım her şeyi ki kısa sürede artık yazacak şey de kalmadığını da düşünür oldum. Bir de derli toplu yazı da yazabiliyor muyum onu da bilmiyorum. Bazen yazıp sildiğim de oluyor bazen hiç silmeden sonuna kadar tek nefeste yazdığım da oluyor. Yazıp silmek tabi ki normal insan beğenmediğini siler haliyle. Silmek beni biraz demoralize ediyor. “o kadar beceriksizsin ki o pasaja doğru cümleyi bulamadın” diyorum bazen.

           Orta oyunun da ki meddah gibi anlatabilsem keşke ya da bir aşığın sazını eline aldığında anlattığı hikayeler gibi anlatabilsem diyorum. Misal vereyim burada Kiziroğlu Mustafa Bey efsanesi vardır. Bilindiği gibi bir Köroğlu vardır yiğit biridir Bolu Beyi’ni devirmiştir. Hasmı Kiziroğlu Mustafa Bey vardır. Mustafa Bey Kars’ın Kiziroğlu Köyü’nde çiftliği vardır. Kizir bekçi demektir. Köroğlu yareni Ayvaz’ın sevgilisi ile evlendirecektir ancak gelinin tacı yoktur. O dönemde taçlar da turna kanadından yapılmaktadır.

           Köroğlu öğrenir ki turna kanadı Kiziroğlunda vardır. Hemen gider Kiziroğlu’nun çiftliğine. Daha henüz görmemiştir Kiziroğlunu. Kiziroğlu Mustafa Bey de yiğit biridir. Mert bir düşmandır. Köroğlu, Kiziroğlu’nun çiftliğinden turnaların kanatlarını yolar. Kiziroğlu Mustafa Bey geldiğinde bakar ki turnalar ötmüyor. Hanımına sorar hanımı da bir bey geldi göğsü kocaman boyu arşı ala ya uzanıyor. Kiziroğlu Mustafa Bey bu olsa olsa Köroğludur der.

         Yolda Köroğlu’nu yakalar. Köroğlu, Mustafa Bey burada dövüşelim kim yenerse onun başını alsın der. Yiğitçe dövüşürler, Kiziroğlu Mustafa Bey yener. Köroğlu “ben hiç uyumadım bir saat uyumama müsaade et, turna kanatlarını almak için uyumadım düşman karşısında uyunmaz ama sen mert bir düşmansın” der. Kiziroğlu Mustafa Bey affeder.

          Köroğlu evine giderken Kiziroğlu Mustafa Bey onu takip eder. Köroğlu evine girdiğinde üstü başı çamur içindedir. Hanımı sorar ne oldu diye. Mustafa Bey, beni mi övecek kendini mi övecek diye takip etmiştir. Köroğlu o meşhur türküyü söyler.

Bir fendile geldi geçti, peh peh… Kiziroğlu Mustafa Bey hey hey…

Hışmı dağı deldi geçti… Ağam kim paşam kim Nigar kim Ayvaz kim…

Kiziroğlu Mustafa Bey bir beyin oğlu Zorbey’in oğlu…

          Türküyü Murat Çobanoğlu’ndan dinlemenizi tavsiye ederim kendisi çok önemli bir şair ve aşıktır. Kars, Ardahan, Iğdır kültürünü oldukça iyi anlatmaktadır. Devlet sanatçısı olmuştur. Çokça plak ve kaseti vardır. En önemli türküsü ve tanınmasına sebep olan yukarıda anlattığım Kiziroğlu destanıdır. Aşıklık geleneğine oldukça katkı sağlamış birisidir. 2005 yılında vefat etmiştir.

Hırs, Korku ve Biraz Umut

              Yeni işimde pek huzurlu olduğum söylenemez. Mola verdiğimde acaba bir şey derler mi, yeterince arama yaptım mı, iyi mi konuşuy...